Dembaş Amed, merhaba güzel Diyarbekir,

Mardin Barosu olarak burada bulunmaktan onur ve mutluluk duymaktayım ama içimiz buruk, kalbimiz kırgın üzüntülüyüz ve öfkeliyiz. Dün Sevgili Başkanımız Tahir ELÇİ'nin alçakça katledilişinin dördüncü yılıydı. Katiller ve katline ferman verenler hala bulunamadı veya bulunmak istenmedi. Geçmişte bir çok dosyada olduğu gibi bu dosya da zamana yayılarak faili meçhule düşürmek ve unutturulmak isteniyor. Ama meslektaşları olarak buna izin vermeyeceğiz, adalet gerçekleşene kadar peşini bırakmayacağız. Bu konuda Mardin Barosunun olarak Diyarbakır Barosunun yanında olduğumuzu belirtmek isterim.

Avukatlar adalet arayanların yanındadır, haksızlığa, zulme uğrayanların yanındadır, insanların doğuştan gelen haklarının ihlal edilmesinin önündeki engeldir. Bu yüzden iktidarlar avukatları sevmezler, baskı altına almaya çalışırlar. Türkiye'de bu baskı gittikçe daha fazla ağırlaşmakta, avukatların hak ve yetkileri fiili olarak kısıtlanmakta, sıklıkla görülmeye başlandığı üzere hukuksuzca ve pervasızca gözaltına alınarak tutuklanmaktadırlar. Adeta avukatlar kendilerini savunmaktan müvekkillerini savunamaz duruma getirilmek istenmektedir. Bu bilinçli bir tercihtir, amaç hak arayan vatandaşı savunmasız bırakmaktır.

Anayasada belirtilen temel hak ve özgürlüklere dair yükümlülükler artık fiili olarak askıya alınmış bulunmaktadır. Özgürlük ve Güvenlik Hakkı ,Düşünce ve İfade Özgürlüğü ,Adil Yargılama Hakkı, Seçme ve Seçilme Hakkı artık kağıt üstündedir. Yargı bir silah olarak kullanılmakta, en küçük eleştiri cezalandırılmaktadır, en barışçıl gösteri ve toplantı valiliklerce her ay süresi uzatılan yasaklarla engellenmektedir. Güvenlik soruşturmalarıyla insanların iş edinme hakkı fiilen ellerinden alınmakta, aynı zamanda kendilerinden olanları işe alarak kadrolaşmaya da gidilmektedir. KHK'lerle insanlar işsiz bırakılmakta, aileleri ile birlikte bütün güvenceleri ellerinden alınarak mağdur edilmektedirler. En yakıcı güncel hukuksuzluklardan birisi de bu coğrafyada yaşayan halkın iradesi çiğnenerek büyük oy çoğunluğuyla seçilen belediye başkanlarının görevden alınıp yerlerine vali ve kaymakamların atanmasıdır. Hiç bir hukukî dayanağı olmayan soruşturma ve kovuşturmalarla belediye başkanları gözaltına alınıyor, bazıları da tutuklanıyor. Kayyum atamasına gerekçe olarak gösterilen hiç bir soruşturma veya kovuşturma görev suçu ile ilgili değildir. Haklarında kesinleşmiş bir hüküm de yoktur. Bu gün adalet nöbetinde buluştuğumuz Diyarbakır Büyükşehir Belediyesinin de içinde bulunduğu 24 belediye başkanı görevden alınarak yerine kayyum atanmıştır. Şimdilik yirmi dört ama korkarım ki her gün her hafta yenileri eklenecektir. Bunun meali şudur, Anayasanın 67. Maddesinde belirtilen Seçme ve Seçilme Hakkı bu coğrafyada yaşayanlar için geçerli değildir. Burada yaşayan halka senin iradeni tanımıyorum benim istediğimi seçmezsen yüzde kaç ile seçersen seç, senin seçtiğinin yerine memurumu atarım demektir. Mardin Barosu olarak, seçilmiş belediye başkanlarının derhal görevlerine iade edilmeleri çağrımızı bir kez daha yeniliyoruz.

Sonuç olarak düşünce ve ifade özgürlüğü, adil yargılanma hakkı seçme ve seçilme hakkı, özgürlük ve güvenlik hakkı askıya alınmış ve olağanüstü hal olağanlaşmıştır. Avukatlar ve meslek örgütleri olan barolar baskı altına alınarak , hak ihlalleri ile mağdur edilen insanların hukukî güvence ve  destek almalarından yoksun bırakılmaları amaçlanmaktadır. Buna alışmamız ve kabul etmemiz isteniyor, boyun eğmemiz isteniyor ama biz avukatlar boyun eğmemeliyiz ve eğmeyeceğiz de bedeli ağır da olsa daima hukuktan, eşitlikten, barıştan, özgürlükten yana olacağız. Elçi'mizi kaybettik ama hepimiz Tahir'in elçileri olacağız. Dün Tahir ELÇİ'yi anmak için buradaydık, bu gün de adalete,özgürlüklere sahip çıkmak için Diyarbakır'dayız. Ancak inanıyorum ki, bir gün gelecek festivaller için konserler için Newroz alanında hep birlikte halay çekmek için burada olacağız. Özgür, eşit, adaletli ve demokratik bir ülkede yeniden Diyarbekir'de sonra İzmir'de, sonra İstanbul'da, sonra Urfa, Artvin'de, Ankara, Dersim'de, Bursa, Antalya ve Edirne'de ve tabi ki de Mardin'de olmak dileği ve umuduyla... Teşekkür ederim.

                                                                         
Adalet Nöbetleri İstanbul Çağlayan Adliyesi önünde yurt genelinden avukatların katılımıyla tutulmuş, 85 hafta boyunca tutulan nöbet yapılan açıklamanın ardından noktalanmıştı. Daha sonra 'Adalet Nöbetleri'nin Anadolu’da devam etmesine karar verilmiş bu bağlamda 9. Adalet Nöbeti Av. Tahir ELÇİ’nin öldürülmesinin 4. Yıl dönümü ve 204. Haftası münasebetiyle Tahir ELÇİ İnsan Hakları Kürsüsü Etkinliğiyle birlikte Adana, Ankara, Antalya, Artvin, Aydın, Bursa, Hatay, İstanbul, İzmir, Mardin, Mersin, Muş, Şanlıurfa, Tunceli, Van ve Yalova Barosundan Baro Başkan ve Yöneticilerinin katılımıyla 29.11.2019 tarihinde Diyarbakır Barosu'nun ev sahipliğinde gerçekleştirildi.